Dün uzun zamandır ertelediğim bir şeyi yaptım. Dikiş kutularımızı birleştirdim meleğim. Elinin değdiği her şeyi özenle benim dikiş kutuma geçirdim. Bazen ağladım bazen gülümsedim seninle ilgili her şey bende aynı duyguları uyandırıyor. Gidişinin ardından evde de aynı şeyleri yaşamadık mı üç kardeş. O gün bizler için ne güzel sürprizler hazırlamıştın. Fuat misketlerini sakladığını gördüğünde yerde ki halının üstüne oturup her misketi sanki ellerini tutuyormuşçasına sevgiyle tutup severken, hem ağlıyor hem de gülüyor “deli kadın misketlerimi bile saklamış” diyordu. Ferhat ilkokul armasını bulduğunda aynı şeyleri yaşadı. Ben ilk bebeğimi sakladığını gördüğümde aynı duyguları yaşadım. O gün bizi hem güldürdün hem de ağlattın.
Dün de aynı duyguları yaşadım. Bir kız annesinin kopyası oluyormuş meğer. Senden ne gördüysem hayatımda hep onları uygulamışım. Senin düğme kutun vardı dikiş dikerdin. Ben neden düğme kutusu yaptığımı bile bilmeden yıllarca düğme kutum oldu. Dikiş kutularımız bile aynıydı hatta sakladığımız düğme torbaları bile ve ikimizin düğmeleri dün birleşti. Elime aldığım her düğmede başka başka hikâyeler vardı. En sevdiğin ipek gömleğinin düğmeleri, ben gelin olurken giydiğin döpiyesin düğmeleri, sana en çok yakışan yeşil takımının düğmeleri her düğmenin başka başka hikâyesi vardı. Şu mavi olanlar Dilara için ördüğün ilk hırkanın düğmeleriydi. Kahverengi olanlar senin ilk gençlik yıllarında pek moda olan elbisenin düğmeleriydi. Ne güzel kadındın. Ne güzel giyinirdin.
Dün saatler geçirdik birlikte. Her düğmeyi avucumda tutup seni yaşadım uzun uzun. O düğmelerin sahibi elbiselerinle yanıma geldin defalarca. Bir resimde kucağında bir bebektim, bir resimde ilkokula başlarken ki heyecanıyla elini sıkı sıkıya tutan küçük kız. Bir resimde uçarı aklı havada annesine sarılmış genç. Bir resimde gözleri gözlerine kenetlenmiş heyecanlı genç kadın. Her defasında yanımdaydın tıpkı dünkü gibi. Hepsinin ayrı bir hikâyesi vardı. Hepsinin ayrı bir anısı.
Dün senin düğmelerinle benimkiler birleştiler. Bir kutunun içinde sevgiyle…